High Polyphenol’s Yüksek Polifenollü Natürel Sızma Zeytinyağı
Zeytinyağı markamızın yaşam damlası “Sağlıklı Natürel Sızma Zeytinyağı” adını verdiğimiz kategoriye girmektedir. Yüksek seviyede Polifenoller içerdiği için son dönemde yeni onaylanmış bir düzenleme olan “AB Sağlık Beyanı”na uygundur.
2012 yılında, Avrupa Birliği, Zeytinyağı Polifenolleri ile ilgili sağlık talebini onaylayarak bu kategorideki Zeytinyağlarına “Hayat Damlası” ismini verdi.
Zeytinyağı Polifenollerinin tüketimi; kandaki lipitlerin, oksidatif strese karşı korunmasına katkıda bulunmaktadır.
Polifenoller, her molekülde birden fazla fenol grubunun bulunduğu bileşiklerdir.
Polifenoller genelde bitkilerde bulunur ve bitkilerin renklenmelerinden, örneğin sonbahardaki yaprak renklerinden sorumludur.
Antioksidan özelliklerinden dolayı insan sağlığına muhtemel faydaları vardır. Antioksidan polifenollerin, oksidatif stresi (reaktif oksijen ile meydana gelen stres) azaltmalarından dolayı kardiyovasküler hastalık ve kanser risklerini de azalttığına dair bulgular vardır. Bu bileşiklerin, Alzheimer hastalığının başlangıcını da geciktirdiği gözlenmiştir.
Asitsiz zeytinyağı önemli bir polifenol kaynağıdır.
Polifenoller antioksidan olarak insan vücudundaki çeşitli nedenlerle oluşmuş serbest radikalleri temizleme kabiliyetine sahiptirler. Ayrıca, ağır ve radyoaktif metalleri şelatlama konusunda, polifenoller oldukça etkilidirler.
Polifenoller çeşitli reaktif oksijen türlerini hücrelerden uzaklaştırarak, metabolizmayı zinde tutarlar.
İnsanlara diğer faydaları
Koroner arter hastalığı gibi enflamasyonlu hastalıklarda azalmaya neden olmaktadır. Bitkiler tarafından üretilen bir antibiyotik olan resveratrol gibi bazı polifenol antioksidanları, tümör oluşumu ve gelişimini önlemektedir. Polifenollerin yaşlanmayı yavaşlatıcı özelliği yanı sıra derideki kırışıklıkları da giderdiği tespit edilmiştir. Polifenoller birçok deri üstü ve deri altı hastalıkları (kıl dönmesi gibi) tedavisinde kullanılmaktadır.
Hydroxytyrosol Antimikrobiyel ve antikanserojen aktiviteye sahiptir. Damar genişletici, tansiyonu ve kan şekerini düşürücü etkisi bulunur. Serbest ve süperoksit radikalleri (Üzerinde bir elektron fazlalığı bulunan oksijen molekülüne, süperoksit radikal denir) yok eder. Eritrositlerin oksidatif zarar görmesini azaltır. DNA hasarını ve LDL oksidasyonunu önler. Tromboksan seviyesine yardımcı olur. Menopoz sonrası kadınlarda kolesterolün yükselmesini engeller ve kolesterolü yüksek kişilerde LDL peroksidasyonunu azaltır. Apoptosisi(programlanmış hücre ölümü) teşvik eder ve tümör hücrelerinin çoğalmasını önler.
İtalyan tıp adamı Prof. Publio Viola’nın dediği gibi, “Eğer olmasaydı, zeytinyağını icat etmek zorunda kalırdık”.
Zeytinyağı, Omega-6 yağ asidinin, omega-3 yağ asidine oranını da düzenlemektedir. Omega-3 ve omega-6 yağ asitlerinin vücuda belli bir oranda alınması çok önemlidir. Çünkü bu oranlardaki dengesizlik durumunda hastalıklar ve kanser de dahil olmak üzere, kalp ve bağışıklık sistemi ile ilgili birçok hastalığın ilerlemesi söz konusu olmaktadır. İşte tüm bu sebeplerden dolayı pek çok insan zeytinyağı ile sağlık bulmaktadır.
Düzenli kullanıldığında zeytinyağının, kalbe, diyabete, aşırı şişmanlığa, hücre yaşlanmasına, safra kesesi taşlarına, hatta bazı kanserlere karşı korunma sağladığını biliyoruz.
Zeytinyağının faziletleri, Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi (FDA)tarafından da resmen kabul edilmiştir. FDA bugün, zeytinyağından elde edilen doyurulmamış yağların, nitelikli sağlık hizmeti için uygun olduğunu ve günde 2 çorba kaşığı zeytinyağı yemenin, koroner kalp rahatsızlığı(CHD) riskini azalttığını bildirmiştir.
Aynı zamanda da günlük tüketilen kalori miktarında da artışa neden olmamaktadır.
Epidemiyolojik araştırmalar beslenmede yüksek dozda polifenol tüketiminin kalp ve damar hastalıkları, belli kanser türleri ve sinir sistemindeki arızalar dahil çok sayıda hastalığa yakalanma riskinin azalmasına yol açtığını göstermekte. Özellikle laboratuar ortamında insanlar ve hayvanlar üzerinde gerçekleştirilen araştırmalarda flavonoidler olarak tanımlanan bir grup polifenol son derece olumlu sonuçlar elde edilmiştir. Kalp ve damar hastalıklarında flavonoidler lipit metabolizmasında değişim oluşturabilmekte, düşük yoğunlukta lipoprotein oksidasyonunu engellemekte, arteroskleroz lexyonlarını ve plak oluşumlarını önlemekte, vasküler hücrelerin birbirine yapışmasının önüne geçmekte, endotel fonksiyonlarını düzenlemekte ve kan basıncını düşürmektedir.
Bununla beraber flavonoidler aynı zamanda algılamayı güçlendirmekte ve sinir sisteminde yaşlanmaya bağlı bilinç azalmasının kireçlenmenin önüne geçmekte, tümör hücrelerinin apoptozu azaltmakta, kanser hücrelerinin üremesini durdurmakta ve damar genişlemesini ve tümör hücrelerinin saldırılarını engellemektedir Bu incelemede polifenollerin bu üç kronik hastalıkta oynadığı rolün ayrıntıları ve yeri geldiğin de laboratuar ortamında nasıl faaliyet gösterdikleri ele alınacaktır.
Bu özel zeytinyağı kategorisi oluşturuldu çünkü Zeytin Yağı’nın sağladığı Sağlık Faydaları ve bu konuda giderek artan araştırma ve kanıtların tüketiciye doğrudan aktarılması gerektiğine inanıyoruz. Günümüzdeki uygulamalar, bu şekilde yüksek bir Polifenol sayımı yaparak EVOO’lar ile Zeytinyağları arasında ayırım yapılmasına izin vermemektedir.
Zeytin Çeşitleri, Zeytinyağındaki Polifenollerin seviyesinde en önemli rolü oynamaktadır. Araştırmalar göstermiştir ki, hemen hemen tüm zeytin çeşitleri; Extra Virgin Olive Oil üretebilmektedir. Ancak bu zeytin çeşitleri içinde, çok yüksek seviyelerde Polifenoller (yaklaşık 300 mg / kg) olduğu kanıtlanmış sadece birkaç tane zeytin çeşidi vardır; Koroneiki (Yunanistan), Coratina (İtalya), Delice, Memecik, Ayvalık (Türkiye) ve Cornicabra (İspanya) bunlardan bazılarıdır. Geleneksel olarak düşük Polifenol sayımı olan çeşitler ise; Arbequina (İspanya) ve Sevillano (ABD)dur.
1. SAĞLIKLI EVOO İÇİN POLİFENOLLER ARALIĞI
Mevcut kabul edilen standartlar, ele almaya çalıştığımız istisnai Zeytinyağı kategorilerini tanımlamada yetersizdir. Zeytin Çeşitliliği, Arazi, Hava, Hasat ve Öğütme uygulamalarının Polifenol seviyelerini etkilediği göz önüne alındığında,
Zeytinyağlılarından sağlık bakımından fayda sağlayabilmek ve AB Sağlık Beyan’ına uygun kalitede olması için tüm Ekstra Sızma Zeytinyağı (EVOO) ‘ları yüksek seviyede Polifenollere sahip olması gerekmektedir.
Natürel Sızma Zeytin Yağ’ının 50- 800 mg/ kg arasında değişebilen bir Doğal Polifenol seviyesine sahip olduğunu göstermiştir.
Ortalamada, EVOO’lar (en yüksek kaliteli zeytinyağı) 100-250 mg/kg polifenol içeriğine sahiptir.
Zeytinyağındaki Polifenol seviyesi Avrupa Birliği Sağlık Beyanına uygun (300 mg/kg civarında) Sızma Zeytinyağı, Sağlıklı Extra Virgin Olive Oil diye adlandırılır.
2. POLİFENOLLER VE ACILIK
Polifenoller Zeytinyağındaki acı ve keskin lezzetleri beraberinde getirir, zeytinin ağaçtan alınarak yenilmemesinin temel nedenlerinden biri de acı olmasıdır. Polifenoller, meyve henüz yeşil iken, zeytin meyvesinde en yüksek seviyededirler ve eğer bu zeytini ağaçtan tatmayı denerseniz, en yüksek seviyedeki acılığı fark edebilirsiniz. Zeytin tamamen olgunlaştıkça ve ağaçtan düştüğünde daha az acı olur.
Bu nedenle, yüksek seviyede polifenollere sahip zeytinyağlarının tadının daha fazla acı olması bu durumun nedenini daha net açıklamaktadır.
3. POLİFENOLLER VE İNSAN SAĞLIĞI
Genellikle bitkilerde bulunan polifenoller düzenli olarak tüketildiğinde kanser, kalp ve damar hastalıkları ve sinir sistemindeki arızalar dahil birçok kronik hastalığa yakalanma riski azalmaktadır. Doğrudan doğruya antioksidan etki yapmak yerine polifenoller hücrelerin uyarı kanallarında normal ve patolojik ortamlardaki faaliyetlerini yönlendiren bir ilişki oluştururlar.
Epidemiyolojik araştırmalar beslenmede yüksek dozda polifenol tüketiminin kalp ve damar hastalıkları, belli kanser türleri ve sinir sistemindeki arızalar dahil çok sayıda hastalığa yakalanma riskinin azalmasına yol açtığını göstermektedir. Kalp ve damar hastalıklarında flavonoidler lipit metabolizmasında değişim oluşturabilmekte, düşük yoğunlukta lipoprotein oksidasyonunu engellemekte, arteroskleroz lezyonlarını ve plak oluşumlarını önlemekte, vasküler hücrelerin birbirine yapışmasının önüne geçmekte, endotel fonksiyonlarını düzenlemekte ve kan basıncını düşürmektedir. Bununla beraber flavonoidler aynı zamanda algılamayı güçlendirmekte ve sinir sisteminde yaşlanmaya bağlı bilinç azalmasının ve kireçlenmenin önüne geçmekte, tümör hücrelerinin apoptozu azaltmakta, kanser hücrelerinin üremesini durdurmakta ve damar genişlemesini ve tümör hücrelerinin saldırılarını engellemektedir.
Yüksek Polifenollü Zeytinyağının Sağlığa Olası Faydalarından Bazıları
3.1. Kanser
Zeytinyağındaki bitki besin maddesi, ibuprofen’in inflamasyonu azaltmadaki etkisini taklit eder ve bu da meme kanseri riskini ve nüksünü azaltabilir. Skualen ve lignanlar, kanser üzerindeki olası etkileri için incelenen diğer zeytinyağı bileşenleri arasındadır.
Kanserin birçok türü varsa da meme (özellikle kadınlarda), akciğer, bağırsak ve prostat kanserleri ön planda yer almaktadır. Her gün bol miktarda sebze ve meyve tüketmenin kanserin oluşmasını ve gelişmesini engellediğine inanılmaktadır.
Bununla beraber, bazı araştırmalar mesane, pankreas ve mide kanserlerinde sebze ve meyve tüketiminin etkili olmadığını göstermektedir.
Polifenollerin kanser oluşumunu ve tümör gelişimini engellediğiyle ilgili kanıtlar bulunmaktadır. İnsan bağırsağında kanser hücrelerinin oluşumunu, gelişimini ve metastaza dönüşümünü engelleme yeteneğine sahiptirler.
3.2. Sinir Sistemini Düzenler
Yaşlanmakta olan toplumumuzda Parkinson ve Alzheimer gibi sinir sisteminde ortaya çıkan arzılar giderek daha fazla sorun oluşturmaya başladı. Bu ve benzer sinir sistemi arızaları sinirlerin iltihaplanması ve algılamada azalma riskini %50 azalttığına, Alzheimerin ortaya çıkmasını geciktirdiğine ve Parkinson’a yakalanma riskinin azalmasına yol açtığına inanılıyor. Polifenollerin oksidatif gerginliğe karşı nöronları koruduğu ve AB-den kaynaklanan nöron arızalarını engellediği beyin yaşlanmalarında AGE oluşmasını azaltarak sinir arızalarını engelleyebilirler. Öte yandan polifenollerden hafızayı, öğrenmeyi ve genel olarak algılama yeteneğini geliştirmekte yararlanmak konusunda giderek artan bir ilgi mevcuttur. Saf flavonolların sinirlerdeki ve davranışlardaki yaşlanması geciktirdiği görülmüştür.
3.3. Kalp Damar Hastalıkları
Araştırmalar flavonol, flavone ve flavanol tüketimi ile kalp damar hastalığı riskinin ve antoxiyanin ve flavnbone tüketimi sonucu CVD’ya bağlı ölümlerin azalması arasında bir bağlantı bulunduğunu belirlemiştir. Farklı insan, hayvan ve hücre tipleri üzerinde yapılan incelemeler polifenollerin kan dolaşımı sisteminde antioksidan bir etki oluşturduğunu, iltihaplanma riskini azalttığını ortaya koymuştur. Panama’ya bağlı San Blas Adasında yaşayan Kuna Amerindlerde yüksek tansiyon ve CVD hastalığına çok az rastlanması onların her gün flavanol içeren kakao tüketmesinden kaynaklandığına inanılmaktadır.
Gelişmiş ülkelerdeki ölümlerin önde gelen nedeni kalp damar hastalıkları (CVD), özellikle koroner yetmezliği ve inmedi. CVD kalıtım ve çevresel faktörlerin bu hastalığın oluşumunda ve gelişmesinde etkin olduğu kronik ve birçok nedenlerden kaynaklanan bir hastalıktır.
3.4. Diyabet riskini azaltır
Geleneksel olarak, kalp hastalığı ve diyabet gibi çeşitli hastalıkları önlemek için düşük yağlı bir diyet reçete edilir. Çalışmalar, yüksek yağlı diyetlerin kanser ve diyabet gibi bazı hastalıkların riskini artırabildiğini gösterirken; bilimsel bir çalışmada, zeytinyağı açısından zengin bir Akdeniz tarzı diyetin, düşük yağlı bir diyete kıyasla yaklaşık %50 oranında tip II diyabet riskini azalttığını gösterdi. Tip II diyabet, diyabetin en yaygın ve önlenebilir şeklidir.
3.5. Kilo kaybı
Tıp uzmanları, zeytinyağında bulunan tekli doymamış yağlardan kilo almanın çok zor olduğunu öne sürüyorlar. Bu Akdeniz’e özgü yağ ile ilgili yapılan araştırmalar, kilo kaybı için kullanılması konusunda olumlu sonuçlar vermiştir ve tereyağ ve kalorili yüklü diğer yağlar için mükemmel bir alternatiftir.
3.6. İltihabı önler
Zeytinyağı, antienflamatuar ve antimikrobiyal özellikleri olan polifenoller bakımından zengindir. Sonuç olarak, kullanımı patojenik bakteri üremesini engellemeye ve iltihabı hafifletmeye yardımcı olur.
3.7. Sindirimi geliştirir
Zeytinyağının sindirim sürecine yardımcı olduğu bilinmektedir. Sindirim sistemini temizlemek ve barsak hareketlerini iyileştirmek için tıbbi bir yağ olarak kullanılır.
3.8. Yaşlanmayı geciktirir
Antioksidanlar bakımından zengin olan zeytinyağı, insan vücudunun doğal yaşlanma sürecini yavaşlatır. Kozmetik ürünlerde ve doğal bitkisel tedavide kullanıldığında cilde doğal bir parlaklık vererek harikalar yaratır.
3.9. Safra taşlarını önler
Zeytinyağı kullanımı ayrıca, müshil etkisine sahip olan safra kesesi taşlarının önlenmesinde etkilidir. Genellikle safra kesesi temizliği yapan insanlar tarafından kullanılır.
3.10. Hücre duvarlarını güçlendirir
Zeytinyağı, daha güçlü hücre duvarları oluşturmaya yardımcı olan polifenoller içermektedir. Aynı zamanda arter duvarlarının esnekliğini artırarak sizi çeşitli kalp hastalıklarına karşı korur.
4. İLKBAHAR HANIM ÇİFTLİĞİ YÜKSEK POLİFENOLLÜ(DROP OF LIVE) NATÜREL SIZMA ZEYTİNYAĞI
Ülkemizin çeşitlerinden Gemlik ve Delice’den üretilen, kimyasal ve duyusal analizleri yapılarak tüketiciyle buluşturulan nadide ürünlerimizdendir.
Özellikle etiketlerine baktığınızda her çeşide özel baskı ve koyu renkli şişelerde ışığı engelleyen, tüketiciye bozulmadan ulaştırılması hedeflenen ürün gamını görüyorsunuz.
Her çeşidin ayrı özelliklerini barındıran İlkbahar Hanım Çiftliği Yüksek Polifenollü(Drop Of Live) Natürel Sızma Zeytinyağağları; soğuk sıkım tekniği ile elde edildiği için, zeytin meyvesinde bulunan antioksidan ve fenollerini kaybetmez. Buna bağlı olarak da acılık ve yakıcılığı yüksek seviyededir. Zeytinyağında dilinizde hissedilen acılık ile boğazınızda hissedilen yakıcılık olumlu özellik olup yağın kalite kriterini gösteren unsurlardandır. Ürünlerde çeşide göre meyvemsi aromalar (Çimen, yeşil elma, enginar, badem, yeşil muz, çiçek) yüksek yoğunlukta olup dengeli bir natürel sızma zeytinyağıdır.
İlkbahar Hanım Çiftliği Yüksek Polifenollü(Drop Of Live) Natürel Sızma Zeytinyağları; Ayvalık, Gemlik ve Delice çeşitlerinin eşsiz çiçek aromaları mevcuttur. Tattığınız da badem, çağla tadı alırken kokusunda bergamot çiçeği aroması hakimdir.
İlkbahar Hanım Çiftliği Yüksek Polifenollü(Drop Of Live) Natürel Sızma Zeytinyağları; Acılık ve yakıcılık ülkemiz yağlarının ortalamasının üzerinde olması zeytinyağının fenol maddelerini kaybetmeden korunduğunun belirtisi olmakla birlikte zeytinyağının işlenmesinde soğuk sıkım tekniğinin uygulandığını göstermektedir. Böylece bu üründe zeytinyağına işlenen memecik çeşidinin kendine özgü acılık, yakıcılık ve meyvemsilik gibi olumlu duyusal özellik seviyelerini uygun koşullarda saklanması koşulu ile raf ömrü boyunca koruyacağına emin olabiliriz.
İlkbahar Hanım Çiftliği Yüksek Polifenollü(Drop Of Live) Natürel Sızma Zeytinyağlarını salata, meze, soğuk zeytinyağlı yemekler, et yemekleri, balık ve beyaz etlerde kullandığınızda ayrı bir lezzet dünyasına geçeceksiniz. Özellikle bu üst sınıf yağların çiğ tüketilmesi tavsiye edilmektedir.
İlkbahar Hanım Çiftliği Yüksek Polifenollü(Drop Of Live) Natürel Sızma Zeytinyağı 2004 yılında çıktığı yolda;
2022 yılında düzenlenen 1. Uluslarasın Olive İstanbul IOOC Kalite Ödülü yarışmasında ALTIN Madalyaalarak başarısını kanıtlamıştır.
Ayrıca; 2022 yılında düzenlenen 1. Uluslarasın Olive İstanbul IOOC Kalite Ödülü yarışmasında PLATINIUM Madalya alarak başarısını kanıtlamıştır.
Sonuç
Sonuç olarak, İlkbahar Hanım Çiftliği Yüksek Polifenollü(Drop Of Live) Natürel Sızma Zeytinyağı lezzetli birer besin kaynağı olmalarının yanı sıra insan sağlığı üzerine çok fazla olumlu etkileri de olan mucize besinler olarak tanımlanabilir.
İnsanoğlunun asırlardır kullandığı İlkbahar Hanım Çiftliği Yüksek Polifenollü(Drop Of Live) Natürel Sızma Zeytinyağı bundan sonra da bilimsel açıdan da kanıtlanmış olan faydalarıyla birlikte sofraların vazgeçilmezi olmaya devam edecektir.
Sağlıklı bir ömür dileklerimizle…
Detaylı Bilgi için Lütfen Aşağıdaki Linke Dokunun
Zeytinyagı Ürünlerimiz